DİTİB: Suçlamaları kesin bir dille reddediyoruz

DİTİB: Suçlamaları kesin bir dille reddediyoruz

Son günlerde Alman politikacıların hedefi olan DİTİB kendini savundu.

Almanya'da Müslümanların en büyük sivil toplum kuruluşu olan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) son günlerde Alman politikacılar tarafından yöneltilen eleştirilere yanıt verdi. Türk Hükümetinin politikaları çizgisinde hareket etmekle ve Türkiye'ye bağımlı olmakla suçlanan DİTİB, 15 Eyalet Başkanının katıldığı toplantıda bir sonuç bildirgesi yayınladı. Bildirgede, “Dıştan yönlendirilme, Türkiye’den siyasi etkileme, siyasi ajitasyon ve dini cemiyetimizin tehlikeli olduğuna ait bütün haksız suçlamaları kesin bir dille reddediyoruz” denildi. 


“Endişeliyiz”


Bildirgede, “Bizim DİTİB cemiyetlerimiz ve her bir üyesi fert olarak tabiri caizse yabancı ülkelere ait tehdit unsurları olarak damgalanmaktadır. Aslında şimdiye kadar Müslüman cemiyetlerine ve fertlere karşı böylesi ayrımcılık ve karalayıcı dışlayıcılık tavırları sadece antidemokratik ve aşırı sağcı gruplardan görülmekteyken; böylesi bir dil ve argümantasyonun demokratik partilere ve böylece toplumun merkezine ulaşmış olması hepimizi endişeye sevk etmesi gerekmektedir” ifadeleri yer aldı.


“Camide siyasetin işi yoktur”


Din görevlilerinin Almanya'da yetiştirilmesi, mültecilere yardım, kadın ve çocuklara yönelik projelerini bildirgede anlatan DİTİB, camilerin politize olduğuna yönelik eleştirilere şöyle cevap verdi: “Bizim cemiyetlerimizde de çeşitli siyasi sempatileri veya antipatileri olan insanlar bulunmaktadır. Ancak siyasi görüş mücadelelerinin camide hiçbir işi yoktur. Bizler daima insanların siyasi görüşlerinden bağımsız olarak camilerimizdeki ibadetlerinde insanların kendilerini rahat hissetmelerine dikkat etmekteyiz. Bu bağlamda ibadethanede huzursuzluk olursa müdahale etmekteyiz. Toplum içindeki görüş idari tedbirlerinin de şiddete başvurulmaması, birbirine adil davranma ve barışçıl olma prensibine bağlı kalmak zorunluluğu bulunmaktadır. Dernek çalışmalarımızla bu prensiplerin de arkasındayız. DİTİB başından itibaren siyasi olarak partiler üstü ve tarafsızdır. DİTİB sorumluluk sahibi vatandaşlar olarak onların her birinin parti tercihlerine bakmaksızın üyelerinin demokratik haklarını kullanmaları için onları teşvik eder.”

DİTİB kendilerini ve çalışmalarını tanımak isteyenlere ise açık davette bulundu.


Alman siyasetçiler DİTİB'i eleştirmişlerdi


Alman siyasetçiler daha önce basına yaptıkları açıklamalarla DİTİB'e eleştirler yöneltmişlerdi.

 

Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) Meclis Grup Başkanı Volker Kauder, Türk hükümetinin Almanya'da yaşayan Türk kökenliler üzerinde nüfuz kurma çalışmalarından endişe duyduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözcülüğünü yapan DİTİB'in okullarda İslam din dersini şekillendirmesine izin verilemez" demişti.

 

Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir DİTİB ile ilgili görüşlerini, “DİTİB siyasi bir kuruluş. Köln'deki yönetim doğrudan Ankara'ya bağlı ve bu halkanın sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan duruyor. DİTİB ile devlet sözleşmesi yapılır ve dini cemaat olarak tanınırsa okullarda İslam din dersi verme imkanı doğar. O zaman samimi söylemek gerekirse Erdoğan bizim okullarımıza gelmiş olacak. Bunu kim ister? Açıkça söyleyeyim, ben bunu istemiyorum” sözleriyle ifade etmişti.

 

Sosyal Demokrat Parti (SPD) Meclis Grubu'nun Din Politikaları Sözcüsü Kerstin Griese, “Erdoğan'ın politikalarının Almanya'daki camilere taşınması kabul edilemez” şeklinde açıklama yapmıştı. Ancak Griese, DİTİB ile diyaloğun sürdürülmesi gerektiğini ifade etmişti. 

Anahtar Kelimeler: